Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | karşıt olan | antithetical adj. |
General | karşıt olan | opposite adj. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | karşıt olan şey | opposite n. |
General | birbirine karşıt iki farklı fikirde olan | bipolar adj. |
General | karşıt iki nitelikte olan | bipolar adj. |
General | (hanedan armalarında) bölme çizgisinin karşıt taraflarında ters çevrilmiş renkleri olan | counterchanged adj. |
Physics | ||
Physics | (atomaltı partikül) karşıt parçacığı ile aynı olan | self-conjugate adj. |
Astronomy | ||
Astronomy | karşıt konumda olan ay veya gezegeni dünya ve güneşle bağlayan düz çizgi | line of syzygies n. |
Philosophy | ||
Philosophy | taraflardan birinin karşıt olan diğer tarafı kuvvetlendirdiği süreç tipi | antiperistasis n. |